ARŞİV BELGELERİ IŞIĞINDA DİYARBAKIR VİLAYETİNDE 1895 ERMENİ OLAYLARI

Yazı: ermenisorunu.gen.tr  ///  01.12.2019

Yazar: OKTAY BOZAN
Danışman: 
DOÇ.DR. ABDURRAHMAN ACAR
Yer Bilgisi: 
Dicle Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü
Konu: 
Tarih


Yüksek Lisans Tezi (2006)

Özet: “Osmanlı ülkesinde huzur içerisinde yaşayan ve hatta Müslüman unsurlarla bütünleşen Ermeniler, Osmanlı Devleti tarafından “millet-i sâdıka” olarak adlandırılmışlardır. Ticaret ve sanatla uğraşarak ekonomik açıdan Müslüman tebaadan daha rahat yaşayan bu millet, özel hizmetlerde ve emniyet gerektirecek önemli işlerde görevlendirilmek suretiyle de önemli görevler üstlenmişlerdir. Osmanlı Devleti gücünü kaybetmeye başlayınca, Batılı Devletler, Osmanlı Devleti üzerinde siyasû, askerû ve iktisâdû emellerinin hayata geçirilmesi demek olan ‘Şark Meselesi’ni ortaya atmışlardır. Bunun sonucunda asırlardır süren ahenk bozulmuş, Ermeniler, Batı’dan esen dinû, millû ve siyasû ayrılık rüzgârlarının da etkisi ile devleti bölüp parçalamayı hedefleyen örgütlenmelere gitmişlerdir. XVII. yüzyıl sonrasında vilayette başlayan yoğun ve sinsi misyonerlik faaliyetlerinin yanı sıra XIX. yüzyılın ikinci yarısında vilayette konuşlanan Amerika misyoner teşkilatı BOARD’ın çalışmaları, misyoner ve azınlık okulları, Ermeni kilisesi ve din adamlarının zararlı faaliyetleri, Ermeni komitacılarının etkinlikleri, Katolikliği Ermenilere benimsetme çabaları, vilayette açılan konsoloslukların zararlı faaliyetleri ile Batı’nın siyasi ve ekonomik çıkarları sonucunda İslam-Hıristiyan gerginliği ve akabinde Ermeni Sorunu ortaya çıkmıştır.Bağımsız veya muhtar Ermenistan hayali peşinde koşan Ermeni Patrikhanesi ve Ermeni örgütlerinin, bozulan İslam-Hıristiyan münasebetlerini tetiklemesi ile Diyarbekir vilayetinde 1895 Ermeni olayları patlak vermiştir. Yaşanan bu olaylarda sadece Ermeniler değil diğer gayrimüslimler ile Müslümanlar da mağdur olmuşlardır. Osmanlı Devleti yetkililerinin olayların önünün alınması ve daha da büyüyerek bir ‘İslam-Hıristiyan’ çatışmasına meydan verilmemesi için yoğun çaba gösterdiği dönemin kaynakları ile sabittir. Vilayet merkezinde çıkan olaylarda Müslümanların, Hıristiyanlardan daha fazla kayıp verdiği görülürken, vilayet merkezine uzak sancak, kaza ve köylerde gayrimüslimlerin kaybının daha fazla olduğu görülmektedir. Bunun sebebi güvenlik tedbirlerinin yetersiz olması ve Kürt beylerinin kontrol dışı intikam eylemleridir. Olaylarda gayrimüslim telafatının fazla olduğu dönemin raporlarında ve Batılı seyyahların eserlerinde açıkça görülür. Fakat bununla birlikte, ölüm oranlarının abartılmaya çalışıldığı ve bu yolla Ermenilerin masum ve mazlum oldukları iddialarının ortaya atıldığı görülmektedir.”