GAZİANTEP’TEKİ AMERİKAN HASTANESİ, HASTANEYE BAĞLI TIP VE SAĞLIK OKULLARININ TARİHİ VE ÇEVREYE ETKİLERİ

Yazı: ermenisorunu.gen.tr  ///  01.12.2019

Yazar: GÜLKİZİLCA YÜRÜR
Danışman: PROF. DR. NURAN YILDIRIM
Yer Bilgisi: İstanbul Üniversitesi / Sağlık Bilimleri Enstitüsü / Deontoloji ve Tıp Tarihi Anabilim Dalı
Konu: 
Deontoloji ve Tıp Tarihi; Tarih 

Doktora Tezi (2013)

Özet: “Bu çalışmada, Antep kentindeki sağlık hizmetlerinin modernleştirilmesinde Antep Amerikan Hastanesiyle, ona bağlı tıp okulu ve hemşire okulunun tarihleri ve işlevleri incelenmiştir. Antep’te kurulan hastane, diğer örnekler arasında en uzun ömürlüsü olmuştur ve halen bir vakıf hastanesi olarak hizmet vermektedir. Bu kurum Antep kentinin ticari, sinai ve demografik özellikleri dikkate alınarak tartışılmış, Amerikan Protestan misyoner örgütü ABCFM ile ve Osmanlı devletiyle ilişkileri incelenmiştir. Bu çalışmada, kurumların misyoner örgütü ABCFM tarafından işletildiği, başlangıcından, Birinci Dünya Savaşı’na kadar gelen dönem değerlendirilmiştir. 19. yüzyılın ortalarında Antep kentinde çalışmaya başlayan, ABCFM misyonerlik örgütüne bağlı misyonerler, bu kentte bir Protestan cemaat oluşturmuş, matbaa, okul ve hastane işletmişlerdir. Bu çalışmada, misyonerlerin modern tıp alanındaki faaliyetleri ele alınmış, bu çerçevede, misyonerler tarafından kurulan bir tıp okulu ve tıp okuluna bağlı olarak kurulan bir hastane, daha sonra açılan hemşire okulu, tarihi anlatısıyla tanıtılmıştır. Kurumların hangi amaçlarla, nasıl açıldığı, kimler tarafından idare edildiği ve yürütüldüğü, okullarda verilen dersler ve hastanede sunulan hizmetler, olabildiğince ayrıntılı bir şekilde sunulmuştur. Tıp okulunda ve hastanede çalışan tıp uzmanları hakkında bilgi verilmiş, bu kişilerin Antep’e geldiklerinde karşılaştıkları ortamı nasıl algıladığı, bu ortamı ne yöne doğru ve nasıl değiştirmeye çalıştıkları incelenmiştir.Bu tezde varılan genel sonuca göre, ABCFM misyonerlerinin temel hedefi, Protestan doktrinini yaymak ve çalıştıkları ülkelerin modern dünya pazarına eklemlenmesine katkıda bulunmaktı. Osmanlı İmparatorluğu’nda da amaçlardan biri, Sanayi Devrimi sonrası, dünya piyasasının gereksinimlerine uygun üretici ve tüketicileri yetiştirmekti. Sağlık alanındaki kurumsal çalışmalar, bu toplumsal dönüşümü sağlamak için, eğitim çalışmalarıyla beraber, temel bir alan olarak ön plana çıkmaktadır. Bu örnekten yola çıkarak, şu genellemeyi yapmak mümkündür: Modern tıbbın Osmanlı topraklarında yayılmasına katkıda bulunan önemli dinamiklerden biri, Protestan misyonerlerin faaliyetleri olmuştur. Ancak, Antep’te misyonerlerin dini dönüştürme çabaları sadece Ermeni nüfus arasında başarılı olmuştur.